“ÖĞRETMEN İSTİKBALİMİZİN DE MİMARIDIR”
24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle düzenlenen törende konuşan Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Mehmet Keklik, büyük Türkiye’in inşasında rol alacak gençlerin öğretmenlerin ellerinde şekilleneceğini ifade ederek, “Eğer geleceğimize dair bir umut taşıyorsak, toplumun en büyük yükünü omuzlayan öğretmenlerimiz sayesindedir” dedi.
24 Kasım Öğretmenler Günü Kamil Miras Anadolu Lisesi Şehit Kerim Üye Konferans Salonu’nda tören ile kutlandı.
Törene; Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Mehmet Keklik, CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, İYİ Parti Milletvekili Hakan Şeref Olgun, İkmal ve Garnizon Komut Numan Yöner, İl Jandarma Albay Yılmaz Kırgel, İl Emniyet Müdürü Mahmut Ay, İl Milli Eğitim Müdürü Miraç Sünnetci, Başsavcı Fatih Karabacak, il protokolü, kurum müdürleri ve öğretmenler katıldı.
“ÖĞRETMEN İSTİKBALİMİZİN DE MİMARIDIR”
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan törenin açılış konuşmasını Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Mehmet Keklik yaptı. Bilgisi, tecrübesi ve irfanıyla çocukları geleceğe hazırlayan, tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayan Keklik, “Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve görevi başında şehit olmuş eğitimcilerimiz olmak üzere, ahirete irtihal eden tüm öğretmenlerimizi saygı, rahmet ve tazimle yâd ediyorum. Uzun yıllar boyunca öğrencilerini çok büyük bir hassasiyetle, büyük bir fedakârlıkla yetiştirmiş, bugün artık emekli olmuş öğretmenlerimize de, sağlıklı, hayırlı ve uzun ömürler niyaz ediyorum. Bizler, “beşikten mezara kadar ilim tahsil etmeyi” emreden, kalemin kılıçtan üstün olduğu bir medeniyetin mensupları olarak, tarih boyunca olduğu gibi bugün de öğretmenlerimize büyük değer veriyoruz. Zira öğretmen, sadece öğreten, bilgiyi nakleden insan değildir. Öğretmen, öğrettiğinden ziyade, yetiştiren, eğiten, terbiye eden; öğrencisinin içindeki cevheri sabırla açığa çıkaran ve işleyen kişidir. Öğretmenlik, bilgi, tecrübe ve irfanla çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe hazırlama mesleğidir. Bu yönüyle öğretmenler, eğitim öğretim sistemimizin temel yapı taşları, istikbalimizin de mimarlarıdır. Geleceğin huzurlu, güvenli ve büyük Türkiye’sinin inşasında rol alacak gençlerimiz ve çocuklarımız öğretmenlerimizin ellerinde şekillenecektir. Bu memleketi, milleti ve millî iradeyi sahiplenecek gençlerle geleceğimiz her zamankinden daha aydınlık olacaktır. Öğretmenlerimizin de bu büyük sorumluluğun bilincinde olarak, üstün bir vazife şuuruyla sevgiyi temel alarak, ülkemizin yararını gözeterek görevlerini yerine getirmeye devam edeceklerine yürekten inanıyorum. Eğer geleceğimize dair bir umut taşıyorsak, daha yaşanabilir bir dünya hayali kuruyorsak, bu şüphesiz ki bir toplumun en büyük yükünü omuzlayan öğretmenlerimiz sayesinde olacaktır. Bir toplum için yapılacak en zor görev geleceği inşa etmektir. Şanlı tarihimizin izinde, milli ve manevi değerlerimiz ve bilimin yol göstericiliğinde öğrencilerimizi doğru yerlerde konumlandırmak, yönlendirmek, yetiştirmek ve kendi yeteneklerinin farkına varmasını sağlayarak geleceği ilmek ilmek işlemek, Mustafa Kemal Atatürk’ün “irfan ordusu” dediği öğretmenlerimizin işidir. Bu ağır yükü sırtlarında taşıyan, henüz dünyaya açılmamış zihinleri topluma kazandıran ve varlığın en önemli hazinesi insanı hayata hazırlayan öğretmenlerimize ne kadar şükranlarımızı sunsak azdır. Millet Mekteplerinin açıldığı ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başöğretmenlik unvanının verildiği bu anlamlı günde, başta şehrimizde görev yapan öğretmenlerimiz olmak üzere yurt içinde ve yurt dışında görev yapan tüm öğretmenlerimize teşekkür ediyor, tüm eğitim-öğretim camiamızın 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü gönülden tebrik ediyorum.” şeklide konuştu.
“ASLOLAN ÖĞRETMENLİK YAPMAK DEĞİL ÖĞRETMEN OLMAKTIR”
Ardından konuşma yapan emekli öğretmen Yaşar Kale, 36 yıl süren bu çalışma hayatında 31 yıl öğretmenlik görevi yaptığını ifade etti. Kale, “Ne mutlu bana ki böylesine kutsal bir mesleğe yıllarımı verdim. Öğrencilerimin mutluluğu ile mutlu oldum; üzüntüleri ile ben de üzüldüm. Biz öğretmenler, bu mesleğe başladığımızda şunu biliyoruz ki bu meslek emekliliği olmayan ve sorumluluğu son nefesimize kadar devam edecek bir meslektir. Aslolan öğretmenlik yapmak değil öğretmen olmaktır. Çünkü öğretmen olmak, öğretmen ile öğrencinin birbirlerine hoşça bakabildikleri, öğretmenin öğrenci de öğrencinin de öğretmende dirildiği güçlü bir varoluştur. Mesleğe yeni başlayan genç öğretmenlerimiz Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” Sözünü daima kendinize şiar edininiz. Öğretmek ve öğretebilmek gibi insanı ve insanlığı yücelten bir görevi ifa ediyorsunuz. Öğrenmek ve öğretmek dünya var oldukça önemini koruyacaktır. Bu nedenle görevinizi yaparken daima bu bilinçle hareket edeceğinize eminim. Öğretmenler, sadece şimdiki nesilleri değil aynı zamanda gelecek nesilleri de yetiştirmektedir.” diye konuştu.
Tören, Emekli olan Milli Eğitim mensuplarına hizmet şeref belgesi verilmesi, TOKİ Mevlana Ortaokulu Bilişim Öğretmeni Ayşegül Biçer’in hazırladığı “Şehit Öğretmenler” videosunun izlenmesi ve Mesleğe yeni başlayacak öğretmenlerin Öğretmenliğe Giriş Andı okumaları ile devam etti.
“ÖĞRETMENLİK İCRAATI ZOR BİR SANATTIR”
Yemin törenini ardından konuşma yapan, Cumhuriyet Anadolu Lisesi Müdürü Elif Esra Kocabey, 1928 yılında Millet Mekteplerinin açılması ile Ulu Önder Atatürk’ün Başöğretmenliğe kabul edilişinin tarihi olan 24 Kasım’ın öğretmenler için çok önemli bir gün olarak kutladığını belirtti. Kocabey, “Bugün fedakar öğretmenleri yâd etme ve hatırlama günüdür. Bugün bizim günümüzdür. Bu özel ve güzel günde meslekte daha yeni bir öğretmen olarak bu konuşmayı yapmanın heyecanı ve mutluluğu içerisindeyim. Dünya üzerinde belki de en yüksek maneviyata sahip mesleklerin başında gelir öğretmenlik. Öğretmenlik ışık tutmak yolunda ışık olmaktır. Öğretmenlik icraatı zor bir sanattır. Toplumu her zaman bir adım ileriye taşımaktır. Ben göreve başlamadan önce öğretmenliği bir meslek olarak tanımlardım. Fakat sınıfta geçirdiğim yıllarda anladım ki öğretmenlik bir yaşam tarzıymış. Mesleğe yeni başlayan öğretmen arkadaşlarım; bizler biliyoruz ki, her şey eğitim ile başlar ve bunu yapacak olan biz öğretmenleriz. Biz durursak toplum durur biz ilerlersek toplum ilerler. Eğitime her daim destek olarak sahip çıkarak öğrencilerimizi akıl ve mantık yolunda eğitmek bizim yegâne görevimizdir.”
Tören, TOKİ Mevlana Ortaokulu öğrencilerinin şiir okumaları, TOKİ Mevlana Ortaokulu Türkçe Öğretmeni Emine Kalafat tarafından hazırlanan “Ben Öğretmenim” adlı oratoryo gösterisi ve TOKİ Mevlana Ortaokulu Müzik Öğretmeni Batuhan Ataş ve Muhammet Bilgicioğlu tarafından hazırlanan müzik dinletisinin sergilenmesinin ardından sona erdi.