“TÜRKİYE GÜNDEMİNDEN KOPAN BİR MUHALEFET VAR”

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fikret Bayır, iktidarın Filistin politikasında samimi olmadığını, Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerinin kendilerine emanet olduğunu söyledi. Bayır, “Atatürk diyemeyen, Türk diyemeyen, Türkiye Cumhuriyeti diyemeyenlere inat Afyon’dan, Cumhuriyetin kurulduğu topraklardan bir mesajımız daha var. Türkiye Cumhuriyeti Atatürk’ün kurduğu bir cumhuriyettir.” dedi.

Zafer Partisi 5. Bölge ziyaretleri kapsamında Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fikret Bayır, Danışmanlar Firdes Yüksel, Alptürk Kaya, Mustafa Koray Yücel, Bölge Başkanı Aydın Doğan ve Yardımcıları Rıdvan Eroğlu ve İsmail Ersoy’un bugün akşam parti il binasında basın toplantısı düzenlediler. Toplantıda Zafer Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Av. Ahmet Bilal Öztürk, Merkez İlçe Başkanı Av. Nuri Eker, Afyonkarahisar Belediye Meclis Üyesi Ahmet Yılmaz Kasap, Afyonkarahisar Milletvekili adayı Elif Kasap Öztürk ve partililerde hazır bulundu. Basın toplantısının ardından teşkilat toplantısı gerçekleştirildi.

“Afyon’dan mesajımız; Türkiye Cumhuriyeti Atatürk'ün kurduğu bir cumhuriyettir.”

“CUMHURİYETİN 100. YILINDA AFYON’DA OLMAK ÇOK ÖZEL VE GÜZEL”

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fikret Bayır, Afyonkarahisar İl Başkanlığında düzenledikleri basın toplantısının Cumhuriyetimizin 100’ncü kuruluşu yıldnümü gibi son derece anlamlı ve özel bir güne rast geldiğine dikkat çekti. Bayır, “Afyon İl Başkanlığında yapılan basın toplantısı çok özel bir güne denk geldi. Cumhuriyetin kurulduğu topraklarda Cumhuriyetin 100’ncü yılını Afyon’da kutlamak bizim için çok daha özel, çok daha anlamlı. O nedenle genel merkez heyetimiz olarak bölge yönetimimiz olarak Afyon’a, Cumhuriyetin kurulduğu koşarak geldi. Basın toplantısının başında en sonunda söylenecek olanı söylemek isterim. Yaşasın Cumhuriyetimiz. Yaşasın Cumhuriyetimizin 100’ncü yılı. Bizler 8 bin yıl devlet olarak yaşamış bir kadım bir milletiz. Daha nice yüzüncü yılları güvenle, refahla, mutlulukla ikame ve idame edeceğimizi biliyoruz. Zafer Partisi olarak bizim ana düşüncemiz budur. Afyon’da Cumhuriyetimizin 100’ncü kuruluş yıldönümümüzü kutlamak bize ayrı bir sevinç ve mutluluk veriyor. O nedenle buraya koşarak geldik. Altı gündür heyet olarak bu bölgedeyiz. Afyon’daki dostlarımızı gördük, kendimizi evimize geldik gibi hissediyoruz. Bu ziyaretimizde hem Cumhuriyetimizin 100’ncü yılını kutluyacağız hem de yaklaşmakta olan seçime yöneliktir bölge yöneticilerimizle istişareler yapacağız.” dedi.

“CUMHURİYETİN 100. YILINI KUTLAMAKTAN KAÇINANLARI İZLİYORUZ”

Zafer Partisi olarak Mahalli İdareler Genel Seçimine yönelik bir takvimlerinin olduğunu belirten Fikret Bayır, “Mahalli İdareler Genel Seçimi takvimimizde nereye geldik, hangi durumdayız diye bir gözden geçirme toplantısı yapacağız. Ondan önce birşeyi konuşmamız gerekiyor. Biz Cumhuriyetimizin 100’ncü yılını kutluyor olmaktan dolayı ne kadar sevinçli ve mutlu isek bu Cumhuriyetin 100’ncü yılını kutlamaktan şu veya bu şekilde kaçınanları da dikkatle izliyoruz. Atatürk diyemeyen, Türk diyemeyen, Türkiye Cumhuriyeti diyemeyenlere inat Afyon’dan, Cumhuriyetin kurulduğu topraklardan bir mesajımız daha var. Türkiye Cumhuriyeti Atatürk’ün kurduğu bir cumhuriyettir. O’nun kurucu değerleri bize emanetidir. Zafer Partisi olarak bu emanete sımsıkı sarılacak ve Cumhuriyetimizi büyük kurucunun ideali olan çağdaş uygarlık düzeyinin ötesine geçireceğiz.” diye konuştu.

“DESTEKLER GİBİ GÖRÜNDÜĞÜNÜZ FİLİSTİN KONUSUNDA SAMİMİYSENİZ KÜRECİK RADARI İLE İNCİRLİK HAVA ÜSSÜNÜ KAPATIN”

İsrail’in Filistin’de ki saldırılarına karşı mazlumların yanında yer aldıklarını iddia edenlere bir çift sözlerinin olduğunu vurgulayan Bayır, “Cumhuriyeti kutlamaktan kaçınanlarada bir küçük mesajımız, bunlara bir çift sözümüz var. Biliyoruz, dış politikadaki gelişmeleri iç politikada popülist bir yaklaşımla istismar meselesi yapıyorlar. Onlara iki gün önce bir bildiri yayınladık. Dedik ki; Tamam Cumhuriyeti kutlamaktan imtina ediyorsunuz. Ama o destekler gibi göründüğünüz Filistinliler’e yardımcı olmak istiyorsanız, eğer o konuda samimiyseniz, haydi gelin Kürecik radarını kapatın. İncirlik hava üssünü kapatın. Hem samimiyetinizi gösterin hem de davasını savunuyor gibi göründüğünüz Filistinliler’e karşı bir faydanız olsun.” şeklinde konuştu.

“EMEKLİLER AYLIK 7 BİN 500 TL İLE MUCİZE YARATMAYA MAHKÛM EDİLDİLER”

“Cumhuriyetimizin kuruluş yıldönümünü bir taraftan sevinçle bir taraftan da kaygıyla kutluyoruz.” diyen Bayır, şöyle konuştu: “Niye kaygıyla kutluyoruz? Çünkü 100’ncü yılına gelmiş cumhuriyetimizde halkımızın büyük bir bölümü başta emeklilerimiz olmak üzere bu hükümetin 22 yıllık iktidarında neden olduğu ağır bir yoksulluk ile yokluk ile adeta sınav oluyorlar. 16 milyon emeklinin yaklaşık 11 milyonu aylık 7.500 TL ile yaşamaya, yani bir mucize yaratmaya adeta mahkûm edildiler. Biz bunu kabul etmiyoruz. Yani bugünkü hükümet aslında 22 yılın sonunda yorgun, bezgin, popülist politikalar ile günü kurtararak ayakta kalmaya çalışan bir hale düştü. Halkın acil ve öncelikli sorunlarına çözüm üretemiyorlar. Ekonomide tüm çözüm yolları tıkandı. Bu yıl 44 milyar dolar, toplam 221 milyar doların yüzde yirmisi borç ödemeleri lazım. Merkez Bankası eksi 74 milyar dolarda. Bu şu demek özel sektörün de borçtaki az önce telaffuz ettiğim rakamın 3 katından fazla borç ödemeleri dikkate alındığında Amerikan dolarına olan talep çok yüksek. Petrol fiyatlarında artacağını dikkate alırsak kâhin olmaya gerek yok. Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetlerinin neden olduğu yoksulluk daha da artacak. Kurlar daha yukarı çıkacak ve bu işi çözemeyecekler.”

“TÜRKİYE GÜNDEMİNDEN KOPAN BİR MUHALEFET VAR”

Türkiye’de muhalefetin ülke gündeminden kopuk olduğunu dile getiren Bayır, şunları söyledi: “Tüm bu sorunların karşısında bir muhalefet var mı? Seçimlerden sonra kendi içindeki sorunlara kapanan kongreler, süreci ve iç hesaplaşmalarla Türkiye’nin gündeminden kopan bir muhalefet var. İşte siyasetin iktidarıyla ve muhalefetiyle tıkandığı bu ortamda Zafer Partisi Afyon’dan, cumhuriyetin kurulduğu topraklardan halkımıza çözümü anlatıyor. Hem güvenlik konusunda hem iç politikada hem ekonomide çözümü vaat ediyoruz ve bugün Türkiye’de Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarına muhalefet eden gerçek anlamda muhalefet eden, yapıcı, etkili ve doğru muhalefet eden tek parti konumunda kaldık ne yazık ki. Bu nedenle halkımızdan bize yönelik yüksek bir talep var. Destek var. Seçimlerden sonra bu desteği gören Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetleri yaklaşık 1,5 ay öncesinde başlayan ve 15 Temmuz öncesini bizleri anımsatan hukuk operasyonları ile psikolojik harp yöntemleriyle partimizin önünü kesmeyi ve bu yükselişi durdurmaya gayret ediyorlar. İlk dalgada 27 kişinin gözaltına alındığını ve önemli bir bölümü partimiz mensubu olan 8 kişinin tutuklandığı bir süreci izledik. Bu süreçte partimizin Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Eray bey tutuklandı. Gazeteciler tutuklandı, ikinci dalgada gazetemizin 6 ay boyunca seçim sürecinde sosyal medya sorumlusu olan Serkan Kafkas ve 3 arkadaşımız tutuklandı. Ardından yine 15 Temmuz öncesine benzer şekilde kimlerin ifadeye alınacağı sosyal medyada yayınlandı ve partimizin sosyal medyasında görevli arkadaşlarımız gerçekten savcılar tarafından ifadeye çağırıldı. Bu vahim süreci kaygıyla izliyoruz. Ama Zafer Partisi olarak devlet inancımızla, hukuka bağlılığımızla bu süreci atlatacağız. Ve devletimizi halkımızla buluşturacağız.”

AKÜ, ENERJİ VERİMLİĞİNDE ÖRNEK ÜNİVERSİTE AKÜ, ENERJİ VERİMLİĞİNDE ÖRNEK ÜNİVERSİTE

“Afyon’dan mesajımız; Türkiye Cumhuriyeti Atatürk'ün kurduğu bir cumhuriyettir.”

“CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINI DEĞERLENDİRMELİYİZ”

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fikret Bayır, sözlerini şöyle tamamladı: “Buradan son sözüm şu. 28 Ekim 1923 tarihinde Mustafa Kemal Paşa, ‘Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan ediyoruz.’ demişti. Cumhuriyetin 100’ncü yılını dolduruyoruz. Bugün sevinçliyiz, mutluyuz. Ama bu 100 yılı da oturup düşünmek, değerlendirmek ve kanları pahasına bu Cumhuriyeti bize emanet edenlere layık olabilmek için yapılması gerekenleri listelemek gereklidir. Bu Cumhuriyeti Atatürkün hedeflediği çağdaş uygarlık düzeyinin ötesine götürmek, bizim boynumuzun borcudur. Bu nedenle bugün cumhuriyetin kurulduğu topraklardayız. Son, sözümüz şu, yaşasın Cumhuriyet, yaşasın Atatürk Cumhuriyeti. Ne mutlu Türküm diyene.”