TUTARSA..
Bunca cuma, bunca niyet, bunca namaz, bunca dua, bunca tövbe..
O kadar ibadet yani..
Bir huzursuzluk olmaması lazım bu memlekette…
Bir tek yoksulun aç kalmaması, bir tek yetimin hakkının yenilmemesi, bir tek masumun yüreğinin burkulmaması, canının yanmaması lazım…
Ama, her şey apaçık ortada..
Daha ne olsun?..
Koltuk duası mesela..
Cuma günleri onlarca aday adayı camilere gidiyorlar...
Tutarsa tamam..
Tutmazsa natamam..
Yanlış anlaşılmasın; ben duaya karşı değilim...
İyi dilektir..
İnsanı mutlu edecek ve güven verecekse okunmalı..
Ama Mustafa Burcu’nun yaptığı gibi türbe türbe gezerek dua edip, koltuğu istemek biraz fazla..
MUSTAFA BURCU’YA DENEME DEDİK..
Haliyle herkes soruyor:
Mustafa Burcu’ya, n'oluyor?
Bir fıkra ile anlatmaya çalışalım..
İki kafadar, iddiaya girer.
Biri der ki:
"Şu ampulü ağzıma sokarım."
Öbürü der ki:
"Sokamazsın."
Sığardı, sığmazdı derken..
Sokar.
Ama küçük bir pürüz vardır..
Çıkaramaz!
Öbürü şaşırır, nasıl çıkaramaz?
Başka bir ampul bulur..
Kendi ağzına sokar.
I-ıhh... O da çıkaramaz.
Biri káğıt kalem bulur..
"Hastaneye gidelim" yazar.
Çıkarlar sokağa, taksi ararlar..
Tesadüf bu ya; arabasıyla oradan geçen Mustafa Burcu’yu işaretle durdururlar..
Mustafa Burcu bir de ne görsün, iki kişi, ağızlarında ampul..
"Hayrola" der... Konuşamazlar. Kağıda yaza yaza anlatırlar dertlerini..
Mustafa Burcu gülmekten kırılır tabii.
"Yahu arkadaşlar" der...
"Çocuk musunuz Allah aşkına, insan böyle bir şeyi dener mi hiç?"
Neyse...
Bırakır ikisini hastaneye.
Yoğun bakıma alınırlar.
Tam acil müdahale başlarken...
Mustafa Burcu acil servise geri gelir...
Ağzında ampul!
Bulaşmıştır çünkü...
Görünce gülmekten altına işeyen Mustafa Burcu, "Acaba gerçekten çıkmaz mı?" diye düşünerek, ilk bakkala yanaşmıştır.
**
Kıssadan hisse...
Biz kaç defa söyledik Mustafa Burcu’ya, “Deneme” diye..
Nasıl olsa denemesi bedava, deneriz, olmazsa çıkarırız zannetti, çıkmaz..
Etrafını kandırma Mustafa, senden bi şey olmaz!..
**
Hayırlı günler..