Türkler Müslüman olduktan sonra kendi tarihleri hakkında fazla bilgi sahibi olmadıkları
TARİHİMİZE BİRDE BURADAN BAKMAK
Türkler Müslüman olduktan sonra kendi tarihleri hakkında fazla bilgi sahibi olmadıkları ortaya çıkıyor. Neden mi açıklamaya çalışacağım? Büyük Selçuklu devletine bakınız büyük vezir dediğimiz kişi Müslüman ama Farisi. Bunda ne var diyecek olursanız idareden Türkleri yok etmek ve memurlara Arap ve Farisi kökenlileri getirmek için elinden geleni yapmış hem de meşhur eseri iyi okunursa Türkleri pekiyi tarif etmemiştir.
Gelelim Osmanlı devletine Fatih Sultan Mehmet ile birlikte vezir ve vezir-i azamlar da dengeyi devşirmelerden yana kullanması devlet için hayırlı sonuçlar doğurmayacaktır. Kanuni ile birlikte devşirmeler devlete hâkim olmuşlardır. Osmanlı Devletinde Türkler fakir gayrimüslimler zengindir.(nedenini düşünenimiz var mı?)
“Batılılar gayrimüslimleri kışkırtana kadar Osmanlı’yı, Ermeniler, biz (Yunanlılar) ve diğer devşirmeler yönetiyordu.”
Anadolu’daki Türkler İstanbul’a (o zamanki adıyla Konstantinopolis) gitmek için bulunduğu şehrin eşrafından, ağasından, beyinden, borcu olmadığına ve geri döneceğine dair iki kefilli muhtesip vizesi istenirken, Yunandan, Ermeni’den, Yahudi’den ve diğer gayrimüslimlerden istenmezdi?
Boğaz’ın iki yakasındaki yalılarda, köşklerde, Marmara Denizi’nin çevresindeki yalılarda, köşklerde bir tane Müslüman Türk yaşamıyordu? Adalarda da gayri müslimler yaşardı(şimdi de aynı değil mi?)
Osmanlı Bankası dâhil 12 bankanın sahipleri Yunan, Ermeni vb. iken Türkler bankada işçi olarak bile çalışamıyordu? Duruma istisnai bir tepki olarak Ziya Paşa Ziraat Bankası‘nı (Memleket Sandıkları) kurmuş, sonra da Ziya Paşa Taif’e (Arabistan’da) sürgün edilip zindanda boğdurulmuştu!
Anadolu’da doktor, eczacı, hatta köy bakkalları bile Yunan veya Ermeni idi?
Türkler 10 yıl, hatta 15 yıl askerlik yaparken, Osmanlı vatandaşı Yunan ve Ermeniler askerlikten muaf tutulmuştu?
Bu durumun ticaret, sanat ve her türlü faaliyetten Türklerin dışlanmasına yol açtığı bilindiği halde sürdürülmüştür!
Osmanlı’da Tanzimat aydınları, “Bu alfabe bizi cahil bıraktı, Latin alfabesine geçelim, ” diye İlbasan kongreleri düzenliyorlardı?
Zaten tapu daireleri, telgraf ve saraydaki bazı yazışmalar ve mektuplar Latin alfabesiyle yapılıyor, örneğin 1795 tarihinde Hatice Sultan’ın mimar sevgilisine yazdığı mektup Latin alfabesiyledir.
Durum böyle iken, Anadolu’daki Türkmen - Oğuzlara, Müslüman Türklere neden Arap ve Fars harfli uyduruk Osmanlıca dayatılmıştır?
Osmanlı’da en az 80 yıl boyunca Osmanlı alfabesinden kurtulma çalışmaları yapılmış iken, neden alfabe bir gecede değişti yalanını yaydılar?
Doğrusu, bu süreç 90 yıl + 1 gecedir.
Bir Amerikalı gazeteci Atatürk’e der ki:
“Neden milletin alfabesini değiştirip cahil bıraktınız?”
Bilge Atatürk de cevaben der ki:
“Ben 10 bin kişinin alfabesini değiştirdim ama uygun alfabe ile halkıma okuma yazma öğrettim.”
Cumhuriyet idaresi “Bulgarlara Osmanlı Arşivi’ni sattı” yalanını yayarlarken, AKP döneminde Milli Kütüphane’nin içinde çok kıymetli el yazması eserlerin de bulunduğu 147 ton tarihi eseri Hurdasan’a kilosu 50 kuruştan sattıklarını söylemiyorlar?
Kaldı ki, Bulgaristan’a Yunan, Arnavut, Karaman, Memlûk veya Makedon arşivini vermediler, kendi arşivini verdiler. Onlar da bunu çöpe atmadılar, bilakis güzelce tasnif edip Türkçe dahil 8 dile çevirdiler ve dünyaya açtılar.
Cumhuriyet idaresinin camileri yıktığı ve Kur’an’ı yasakladığı yalanını yayarken, sözde Halife Padişah Sultan Vahdettin’in Beyoğlu’ndaki Ağa Camii’ni parayla gayrimüslimlere satıp, İstanbul’un göbeğine Papa heykeli diktiğini söylemiyor, yazmıyorlar?
Yine Bilge Atatürk’ün, Sultan Vahdettin’in sattığı bu camiyi Yunanlardan satın alıp tadilat yaptırarak cami olarak ibadete açtığını niye yazamıyorlar?
Hatta savaşta tahrip edilen diğer 138 camiyi de tamir edip ibadete açtığını neden yazmıyorlar?
Yine Niğde, Aksaray gibi pek çok yerde kiliseleri de camiye çevirdiğini yazamıyorlar!?
Sonuç:
Yemen’den Fizan’a, Galiçya’dan Kanal’a kadar bitmek bilmeyen savaşlarda ömür tüketen, kırılıp yok edilen Anadolu’daki Türk kimin umurundaydı?
Hiç Yemen Ağıtı ya da On beşliler türküsünü dinlediniz mi?
İbrahim AYAN